Dolar : Alış : 35.2162 / Satış : 35.2796
Euro : Alış : 36.6592 / Satış : 36.7252
HAVA DURUMU
hava durumu

Adana

- Hoşgeldiniz - Sitemizde 14 Kategoride 1618 İçerik Bulunuyor.

Röportajlar

“Üreterek, Üretmenin mecburiyetini ve güzelliğini topluma anlatmaya çalışıyoruz”

12 Temmuz 2023 - 316 kez okunmuş
Ana Sayfa » Röportajlar»“Üreterek, Üretmenin mecburiyetini ve güzelliğini topluma anlatmaya çalışıyoruz”
“Üreterek, Üretmenin mecburiyetini ve güzelliğini topluma anlatmaya çalışıyoruz”

Üreten Seyhan’ın, Bilge Başkan’ı: “Akif Kemal Akay”

Sosyal Belediyecilik felsefesi ile üreten belediyecilik anlayışını birleştiren Seyhan Belediye Başkanı Akif Kemal Akay ile Seyhan’ın dününü, bugününü ve yarınını konuştuk. Neredeyse tüm hizmetlerini Seyhan’ın geleceği üzerine kurgulayan Akay, İş’te Life Adana okurları için sorularımızı cevapladı. Seyhan’ın sorunlarından çözüm önerilerine, projelerden yeşil mutabakata, sosyal belediyecilikten üretim alanlarına, endüstriden tarıma, Bilgi Evleri’nden gençlerin geleceğine hemen her konuda söyleyecek sözü ve projesi olan Akay Seyhanlılara güven veriyor.

İş’te Life Adana/Filiz Yıldırıcı

Göreve gelişinizin dördüncü yılındasınız. Geriye dönüp baktığınızda yapmış olmaktan en çok gurur duyduğunuz iş neydi?

Bu soruyu “şudur” diyerek cevap vermem kolay değil. Ama illaki somut bir cevap vermek gerekirse “Bilgi Evlerini” en önde tutuyorum. Burada yapılan şeylerin hepsi aslında bir bütün. Yani bir yönetim anlayışı içerisinde yapılan her şeyin birbirini tamamlaması lazım. Belirli bir düşünce çerçevesinde olmalı. Bu düşünce çerçevesindeki her yapı önemli olmalı ve “şu daha önemli” olmamalı diye düşünüyorum. Önemli olan bütünlük. Bu bütünlük içerisinde işin doğru yanı “yönetim felsefesi” diyeceğimiz şey.

En vazgeçilmez iki hedefiniz nedir diye sorsak?

Bir, düne ait eksiklikleri gidermek, iki geleceğe ait bir yapı oluşturmak. Düne ait şeylerde bizim şu anda temel noktalarımızdan bir tanesi toplumun ekonomik sıkıntıları. Çok sayıda kişi işsiz ya da yaptığı işten dolayı geçim sıkıntısı çekiyor. Bunlar içerisinde şu ya da bu nedenle tamamen sıkıntı içerisine giren insanlar var. Bunlara en azından yardımcı olmak, o ana ve düne ait sıkıntılarını çözmek için yardımcı oluyoruz.

Sosyal belediyecilik anlayışı ile dezavantajlı grup için de çalışmalar yürütüyoruz. Kimler bunlar?

Engelliler, yaşlılar, kadınlar ve çocuklar. Bir şekilde evini geçindiremeyen insanlar da bu kategori içerisine giriyor. Çünkü bugün gerçekten ciddi şekilde en basit ihtiyaç olan yeme içmeyi bile tamamlayamayan çok ciddi bir yapı var.

“Neo Liberal politikalar alt tabakayı ciddi anlamda sıkıştırdı”

Dünyada özellikle son otuz-kırk senedir çok kazananla az kazanan arasındaki fark fazlasıyla arttı. Neo Liberal politikalar maalesef alt tabakayı çok ciddi anlamda sıkıştırdı. Hatta orta tabakanın ciddi bir bölümü de alta indi. Bunların geçim sıkıntısı var. Çok ciddi bir işsizlik problemi var. Bunlara mümkün olduğu kadar anlık çözüm değil kalıcı çözümler üretilmesi lazım. Bütün bunları yapabilmek için yönetim anlayışımızında üreten bir yapıya sahip olması gerekiyor. Bu üretimin iki boyutu var. Bir tanesi kendi kaynaklarımızı kendi bütçemizi mümkün olduğu kadar daha doğru kullanmak. Ama ikinci bir cephesi de topluma üretim düşüncesini aktarmak.

Üretim hususu üzerinde çok duruyorsunuz. Belediye olarak bu konudaki çalışmalarınız var mı?

“Üretmenin mecburiyetini ve güzelliğini topluma anlatmaya çalışıyoruz.”

Seyhan Belediyesi olarak dikimevimizde tüm kıyafetlerimizi “kıyafet giyme zorunluluğu olan ne kadar birim varsa“ kendimiz dikiyoruz. Kimyasallarımızı, temizlik malzemelerimizi kendimiz üretiyoruz. Parklarda kullandığımız kamelya ve banklarımızı, masa ve kütüphane tarzındaki mobilyalarımızı, günlük 3-4 bin kişiye ulaşan yemeklerimizi, kadın pedlerini, hayvanlar için mamaları, dış ve iç mekan boyalarını, çölyak hastaları için glütensiz ekmek, simit ve kurabiyeleri, belediyemizin mandırasından sağlanan süt, tereyağı ve peyniri kendimiz üretiyor ve yapıyoruz. Bunlar nispeten kendi bütçemizi kontrol amacıyla yapılan üretimlerimiz ama bir yandan da üretmenin ne olduğunu anlatmak için yapılan şeyler. Bunların haricinde mevsimlik çiçekleri kendimiz üretiyoruz. Bunları çeşitli amaçlarla kullanıyoruz. Mesela sabun, kolonya ve kremde kullanıyoruz. Üretmenin mecburiyetini ve güzelliğini topluma anlatmaya çalışıyoruz.

Tüm bunları yapabilmek için ciddi bir bütçe tasarrufu sağlamak lazım. Bunu da üretimle sağlıyoruz. Yapabildiğimiz ölçüde değişik alanlarda üretim yapıyoruz. Bu bugüne ait olduğu kadar geleceğe de ait bir yatırım.

“Yeşil mutabakata hazırlanıyoruz”

Dünya yeni bir döneme giriyor. Örneğin, Endüstri 4.0 dediğimiz bir gerçeklik var. En azından bu süreçte çok ciddi çalışmalar var. Bu nedenle dijital teknolojiye yeşil enerji veya yeşil devrim diyeceğimiz bir yapıya hazır olmamız lazım. Avrupa Yeşil Mutabakatı’na imza koyduk. Bundan sonraki süreç içerisinde artık gıdalarımızı belirli nitelikte ve standartta yapmak zorundayız. Atmosferin ısınacağı, toprağın kirleneceği, suyun azalacağı gibi durumları önlemek için de biz tarımın çeşitli alanlarını teknoloji kullanarak dönüştürüyoruz. Bunun için topraksız tarım, dikey tarım, Akuaponik tarım gibi bir takım tekniklerle evlerimizin damında bile üretebileceğimiz şekilde sistemler kurduk ve bunların çalışmasını yapıyoruz. Burada bütün mesele su azaldığı zaman bu suyu en verimli nasıl kullanırız, en az gübreyi nasıl kullanırız en az zehri nasıl kullanırız gibi bir takım sorunlara temel ve kalıcı çözümler üretmek.

Bu noktada iklimin ısınacağını düşünerek daha sıcak iklimde yetişen ürünlere yönelmeye başladık. Bunun için zencefil, zerdeçal, ananas, kuşkonmaz gibi çeşitli ürünleri artık bu topraklarda yetiştirmemiz lazım. Bu anlayışla muz da yetiştirilmeye başlandı. Şuanda muz en ucuz meyveler arasına girdi. Sonuçta böyle bir misyonumuz da var.

Yeşil mutabakat konusuna tekrar dönüş yapmak istiyorum. Mutabakatla ilgili belediyenin ne gibi faaliyetleri var? Çünkü biliyorsunuz bu sene hükümet de yeşil mutabakat senesi dedi. Bu mutabakata uygun olmayan yerler ciddi sıkıntı yaşayacak. Belediye olarak sizin bu konudaki projeniz nedir?

Bu konuda bazı büyük ilçe belediyeleri yaklaşık 5-6 ay önce bir araya geldik. Dünyanın gittiği bu nokta itibarıyla bizler ne yapabilirizi konuştuk. Bu nedenle aramızdaki temel konu yeşil mutabakat ve iklimlendirme hususları oldu. Bu Belediyelerle en kısa sürede Adana’da bir toplantı yapmayı planlıyoruz. Burada karbon emisyonunu en aza indirecek, hangi enerji türleri üretebiliriz ve bunları nasıl kullanabiliriz sorularına cevap arayacağız. (Seyhan, Bodrum, Karşıyaka, Kadıköy, Şişli, Eskişehir Tepebaşı,  Nilüfer, Çaycuma toplanacak olan belediyeler).

Avrupa Yeşil Mutabakatı bizlere ciddi yaptırımlar getirecek. Bizler mesela susuz tarım yaparak karbon ayak izini en aza indirecek çalışmalar yapıyoruz. Bir başka çalışmamız da endüstriyi tarımda kullanmak.  Bu amaçla Seytim Teknoloji İnovasyon kurumu oluşturduk. Burada yine karbon emisyonunu azaltmak için köylerde veya belirli yerlerde kullanmak elektrikli araçlar kullanılması için çalışmalar yürütüyoruz. Fosil yakıt kullanımını en aza indirecek bir sistem oluşturmaya gayret ediyoruz.

Seyhan’da çözülmesi gereken en acil sorun nedir?

Acil çözülmesi gereken sorun yok çünkü Seyhan’ın sorunlarının  -hangisini ele alırsanız alın- hepsi çok uzun zamanda oluşmuş sorunlar. Çok uzun zamanda oluşmuş bir sorunu hangi sorun olursa olsun acilen çözülme şansı olamaz. Kısacası, bir süreçle gelen sorun ancak bir süreçle giderilebilir. Bu bakımdan maalesef şanssız bir ilçeyiz. Şanssız bir yerdeyiz. Çünkü sorunlarımız çok uzun zamanda oluşmuş sorunlar.

“Geleceğe hazırlanıyoruz”

“Yetenekleri olan çocukların potansiyelini göstereceği çalışmalar ve alanlar hazırlıyoruz”

Biz ilk üç sanayi devriminde maalesef çok ciddi anlamda sıkıntı çektik. İkinci sanayi devrimi sonrasındaki süreç içinde Brezilya ve Güney  Kore ile aynı konumdayken, hatta onlardan daha iyiyken bugün üçüncü sanayi devrimini  çok ciddi başarı ile kullanan bu ülkeler bizim önümüze geçtiler. Tabi bir taraftan da hem endüstri 4.0’a hazırlanmak, onun içerisinde yer almak hem de ülkenin içinde bulunduğu orta gelir tuzağından kurtulmak için bizim katma değeri yüksek ürünler elde etmemiz lazım. Bütün bunlar başlangıçtan itibaren ciddi bir eğitimi gerektiriyor. Bizler bu amaçla özellikle okul öncesi eğitime mümkün olduğu kadar yardımcı olmaya çalışıyoruz. Bir taraftan gerek Bilgi Evleri’nde gerekse SEYTİM’de bunların eğitimlerini veriyoruz.

Kodlamadan başlayarak çocuklarımızı bu sürece hazırlıyoruz. Ayrıca düşünmeyi öğretecek, kitap okumayı özendirecek çalışmalar yürütüyoruz. Bugün Kore’de yüzde doksan beşe yaklaşan okul öncesi eğitim oranı var. Keza kitap sayısı itibarıyla Türkiye’nin neredeyse on misli bir orana sahipler. Tüm bu etmenleri göz önünde bulundurarak küçük yaşlardaki eğitime çok önem veriyoruz. Katma değeri yüksek ürün elde etmek için, çok ciddi zihinsel yetenekleri olan çocukları toplamaya çalışıyoruz. Bunlar bizde çalışmalar yapıyorlar. Geçmişte Teknofest’te bir elektrikli aracımız yarışta birinci oldu. Bu sene lise düzeyindeki gençlerimiz uzay için geliştirdikleri füze ile takım ödülü kazandılar. On bin feet’e kadar fırlatıldı füzeleri.

Bir taraftan günlük kanayan yaraları kapatmaya ve sarmaya çalışıyoruz, diğer taraftan ise geleceğe hazırlanıyoruz.

Kentsel dönüşüm nasıl gidiyor Seyhan’da? Bununla ilgili gelişmeler var mı? Yakın zamanda kentsel dönüşümle ilgili plan var mı?

Kentsel dönüşüm istediğimiz gibi gitmiyor. Öncesinde bahsettiğim sorunların büyük bir kısmı çarpık kentleşmeden ve yıllarca hiçbir şey yapılmamasından kaynaklı. Yıllarca derken bu süre de kırk elli yılı bulan, özellikle 1980 sonrası Seyhan’daki fabrikaların kapatılmasından sonra çok ciddi sıkıntılar oluştu. O günden bu yana da ciddi anlamda bir şey yapıldığı yok. Çözüm sadece belirli alanlarda yol ve alt yapılarda, donatılar konusunda yapıldı. Ancak kalıcı çözüm kentsel dönüşüm. Kentsel dönüşüm ise tek başına belediyenin yapacağı bir iş değil. Buna ilçe belediyesinin, büyükşehirin, devletin dahil olması lazım ve müteahhitlerin de bu işten sonuç olarak para kazanması lazım. Ama öyle bir noktadayız ki bugün rakamlar ortaya konulduğu zaman müteahhit gelmiyor. Devlet yeterince bu işin içerisinde olmadı. Sinanpaşa Mahallemizi düşündüğünüzde on-on beş senedir çözülemeyen bir kentsel dönüşüm süreci var. Barbaros Mahalle’mizde sadece benim zamanımda zannediyorum üç müteahhit değişti. Barış Mahalle’mizde,  2000 Evler Mahalle’mizde, Mithatpaşa Mahalle’mizde devam etmesi gereken projemiz var. Ama dediğim gibi bir Sinanpaşa’yı çözemeyen bir yapının bunları çözmesi çok kolay değil. Adana’da kentsel dönüşümün önündeki engellerin bir an önce kalkması lazım. Şu anki mevcut durum buraya kimsenin girmesi için uygun değil.

Seyhanlı olmanın, Adana özelinde diğer ilçelere nazaran  avantajı veya dezavantajı var mıdır?

Kimse gücenmesin, darılmasın ama Adanalıyım diyorsan Seyhanlısınızdır. Çünkü eski Adana, binlerce yıllık Adana Seyhan’dır. Diğer yerler sonradan gelişen yerler. Avantaj olarak bunun yanı sıra genç nüfusumuzu sayabilirim. Ayrıca hava yolu, deniz yolu, demir yolu ve kara yolu gibi dört ayrı ulaşım seçeneğimiz mevcut.  Sonuç itibarıyla dünya coğrafyasının çok önemli bir yerinde, çok önemli bir ovasına sahibiz. Önümüzdeki dönemde tarım daha da önem kazanacağı için o noktada da ciddi avantajımız var. Türkiye genelinde baktığımız zaman Türkiye’de ilk modern sanayinin ve modern tarımın yapıldığı yer burası. Dolayısıyla genetik olarak, genlerimizde ciddi şekilde bir avantajlı durum söz konusu. Umarım bu kişisel çekişme ve çatışmalarla heba edilmez.

“Gençleri üretime yönlendirmemiz lazım”

Bugün Avrupa’da en çok genç nüfusa sahip ülkeyiz. Bu gençliği mümkün olduğu kadar üretime yönlendirmemiz lazım. Bu işin olumlu kısmı. Ama bir taraftan da gençlerimiz uyuşturucu kullanma konusunda maalesef Avrupa ortalamasının üzerinde. Bir başka mesele de şu ki; bu gençlerin çok ciddi bir bölümü ne işte ne de okulda… Gençlere mümkün olduğu kadar iş alanı açmak, sosyalleşmelerini sağlamak temel görevlerimiz  arasında. Ama bu çok kolay bir görev değil. Bunun için kısmen spordan, kısmen sanattan yararlanıyoruz.

YORUMLAR

İsminiz

 

E-Posta Adresiniz

Yorumunuz

İlgili Terimler : ,
FY Ajans