Dolar : Alış : 34.6766 / Satış : 34.7391
Euro : Alış : 36.4494 / Satış : 36.5151
HAVA DURUMU
hava durumu

Adana

- Hoşgeldiniz - Sitemizde 14 Kategoride 1616 İçerik Bulunuyor.

Röportajlar

Burhan Kavak: “Bizde karamsarlığa yer yok”

17 Mayıs 2018 - 940 kez okunmuş
Ana Sayfa » Röportajlar»Burhan Kavak: “Bizde karamsarlığa yer yok”
Burhan Kavak: “Bizde karamsarlığa yer yok”

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Adana Şube Başkanı Burhan Kavak, Adana’nın, Türkiye’de en köklü ekonomiye sahip şehirlerden biri olduğunu belirterek, “Şirketlerimiz dünyayla rekabette onlarca farklı sektörde kendini gösteriyor. Yeni proje ve yatırımlarla ekonomide atak yapacak şehirler arasında Adana var” dedi.

MÜSİAD “hakkın ve hukukun, adaletin ve eşitliğin, barışın ve güvenin, refahın ve mutluluğun sağlandığı; tarihe ve topluma mal olmuş mahalli ve evrensel değerlerin gözetildiği, kendi içinde bütün, bölgesinde, ekonomik ve siyasi alanda etkin, dünyada saygın bir Türkiye hayaliyle” 1990 yılında İstanbul’da kuruldu. 11 bini aşan üyesi ile 60 bine yakın işletmeyi temsil eden ve yaklaşık 1 milyon 600 bin kişiye istihdam sağlayan MÜSİAD’ın, yurtiçinde 86 irtibat noktası bulunuyor ve yurtdışında 68 farklı ülkede toplamda 181 nokta ile hizmet veriyor.

İş’te Adana Life olarak MÜSİAD Adana Şube Başkanı Burhan Kavak ile bir röportaj gerçekleştirdik…

– MÜSİAD’ın Adana’da kurulma sürecinden ve faaliyetlerinden bahsedebilir misiniz?

Dünyada saygın bir Türkiye hayali kuran iş insanlarının İstanbul’da kurduğu sivil toplum kuruluşu olan Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (MÜSİAD) öyküsü 1990’lı yılların başında başlıyor. Anadolu’da büyüme çalışmaları yapan MÜSİAD, bir sanayi ve tarım şehri olan Adana’da 1994 yılında şubesini açıyor. Yani ‘MÜSİAD Adana’, Anadolu’daki ilk güçlü şubelerden biri oluyor. MÜSİAD, Türkiye ekonomisinin büyümesi çerçevesinde bir sivil toplum kuruluşunun yapması gerekenden fazlasını yapıyor. Üyeleri kendi şirketlerinin üretimini, ticaretini, istihdamını, ihracatını artırma çabasını sürdürürken, bağlı bulundukları şubeler yer aldıkları şehrin ekonomisine katkı sağlayacak projeler geliştiriyor. Genel Merkezimiz, Türkiye ekonomisine katkı sağlayacak raporlardan ulusal ve uluslararası organizasyonlara varıncaya kadar önemli bir işlevi yerine getiriyor.

-MÜSİAD üyesi olmanın firmalara ne gibi avantajları, katkısı var? Üyelerinizin ticari hacminin genişletilmesi için ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?

Bu soruyu yanıtlarken MÜSİAD’ın yapısıyla ilgili bilgi vermekte yarar var. MÜSİAD, 11 bini aşkın üyesi ile 60 bine yakın şirketi temsil ediyor. Bu şirketlerde 1 milyon 600 bin kişi istihdam ediliyor. Türkiye genelinde 86 irtibat noktamız var. Bu çerçevede il sayısını geçen bir yapıya sahip olduk. Yurtdışında 68 ülkede 181 noktada hizmet veriyoruz. Özetle şunu söyleyebiliriz: Her MÜSİAD’lının dünyanın ve Türkiye’nin her yerinde bir evi var. Tabi bu iş hayatında önemli bir ayrıcalık… Bunun yanı sıra MÜSİAD ulusal ve uluslararası çapta fuardan kongrelere onlarca başarılı etkinliği hayata geçiriyor. Dış ticaretten eğitime varıncaya kadar birçok alanda gerçekleştirilen bu etkinliklerden her üyemiz yararlanma, kendisini ve şirketini geliştirme imkanı buluyor.

-Genel olarak Adana’nın ekonomisini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Adana, Türkiye’nin en köklü ekonomisine sahip güçlü şehirlerden biridir. Türkiye’de hem tarımı hem sanayisi hem de hizmet sektörü bu kadar gelişmiş çok sayıda şehir yok. Ben ‘Adana ekonomisi kötüye gidiyor’ söylemine inanmıyorum. Bir şeyin kötüye gittiğini veriler aşağı iniyorsa söyleyebilirsiniz. Adana’nın ne ihracatı ne tarımdaki ne sanayideki payı geriye gitmiş durumda. Sürekli bir artış söz konusu… Şikayetimiz artış hızıyla ilgili. Adana’nın potansiyelinin, gücünün karşılığında bulunduğu yeri beğenmiyoruz. O yüzden daha fazla çalışıyor, proje üretiyor, yararlı çalışmaları bulunanların yanında oluyoruz. Adana olarak otobüsten program yazılımına, tekstilden gıdaya kadar birçok ürün ihraç ediyoruz. Her şeye rağmen 2 milyar doları ihracat olmak üzere yaklaşık 5 milyar dolarlık dış ticarete sahip olan bir şehir olduğumuzu unutmamamız gerekiyor. Şirketlerimiz dünyayla rekabette onlarca farklı sektörde kendini gösteriyor. Yeni proje ve yatırımlarla ekonomide atak yapacak şehirler arasında Adana var.

-Ekonomi anlamında ilin ve bölgenin kalkınması ve istihdamın sağlanması için ne gibi çalışmalar yapılması gerektiğini düşünüyorsunuz? Siz bununla ilgili hangi çalışmaları yapıyorsunuz?

Adana ekonomisinin lokomotifi her zaman tarım olmuştur. Bu gelecekte de devam edecek, etmelidir de. Tarım sektörünü önemsiyoruz. Çünkü bu alanda Allah vergisi verimli topraklardan kaynaklı rekabet üstünlüğümüz var. Türkiye’nin en verimli toprağına ve iklim yapısına sahip Adana’da tarımsal alanda yeni bir döneme geçilmesine ihtiyaç duyuluyor. Sulanabilir verimli Çukurova topraklarının hala yüzde 40’ı suyla buluşturulabilmiş değildir. Dolayısıyla öncelikle kamudan, doğru ve etkin sulama projelerinin gerçekleştirilmesi beklenmektedir. Teknoloji yoğun tarımsal üretimi geliştirmeye yönelik çalışmaların yanı sıra ortaya çıkan tarım ürünlerini katma değeri yüksek gıda ürünlerine dönüştürülmesine ‘özel teşvik’ sistemi gerekmektedir. Narenciye, zeytin, mısır, çiçek gibi üretimin artırılarak bu ürünlerden kozmetikten ilaç endüstrisine üretimi teşviklendirecek bir sistemin geliştirilmesi gerekmektedir. MÜSİAD Adana Şubesi olarak şehrimize ve tarıma dayalı gıda sektörüne özel teşvik uygulaması talep edeceğiz.Bir diğer önemli alan turizmdir. Akdeniz’e en uzun kıyılardan birine sahip Adana, deniz turizminden yeterli geliri elde edememektedir. Son dönemde toprak altındaki antik kentlerini ortaya çıkarmaya çalışan Adana; deniz, tarih, yayla, din, sağlık, gastronomi turizminde entegrasyon sağlayarak gelir kaynaklarını artırmalıdır. MÜSİAD Adana Şubesi olarak, bu alanda kamunun altyapı çalışmalarına hız kazandırmasını sağlayacak lobi çalışmaları yapacağız. Özellikle Ortadoğu’dan her yıl deniz turizmi için 5 milyar dolar harcama yapıldığı düşünüldüğünde coğrafi olarak yakınlık avantajını kullanacak Adana, turizmde yapılacak yatırım ve düzenlemelerle Türkiye’nin bu alandaki gelirlerine önemli katkı sağlayabilir. Şehrimizin ekonomisini geliştirecek kendi üyelerimize yönelik faaliyetlerimiz de devam edecek. Üyelerin birbirlerini daha iyi tanıması ve aralarındaki ticareti geliştirmek için üye rehberi bastırmak yerine daha kullanışlı ve verimli olacağını düşündüğümüz ‘MÜSİAD Adana’ mobil uygulaması yazılımımız bitme aşamasına geldi. Bu uygulama sayesinde üyelerimiz birbirlerinin ne iş yaptıklarını detaylı olarak görebilecek ve birbirleriyle ticaret yapabilecekler. Ayrıca bu yazılım sayesinde dernek faaliyetlerimizi üyelerimize ücretsiz olarak iletebileceğiz. Sektör kurulları ve eğitim komisyonlarımız tarafından organize edilen sektörel ve eğitim içerikli toplantılarımızı her ay farklı bir konuda yapmaya devam edeceğiz. ‘Dost Meclisi’ toplantılarımızı düzenli olarak her ay farklı bir konuğun katılımıyla gerçekleştirmeyi sürdürebileceğiz. Bölgemizdeki girişimci adaylarının KOSGEB desteklerinden faydalanabilmeleri için MÜSİAD-KOSGEB işbirliği ile daha önce yaptığımız uygulamalı girişimcilik eğitimlerini gerçekleştirmeye devam edeceğiz. 2015 yılında şubemizin ev sahipliğinde gerçekleşen ve oldukça verimli geçen Bölgesel İş Geliştirme Toplantısı’nın bu yıl içerisinde yine şubemiz ev sahipliğinde yapılması için çalışma yapacağız.

-Adana’nın sanayisi ve geleceği hakkında nasıl bir değerlendirmede bulunursunuz?

Adana, yaklaşık 150 yıllık sanayi kültürüne sahip. Pamuğun işlenmesiyle başlayan sanayileşme süreci metal ve makine sektöründe etkin şirketlerimizin oluşmasını beraberinde getirdi. Aralarında MÜSİAD Adana Şubesi üyelerimizin de bulunduğu makine sektörü temsilcileri başta olmak üzere şehrimizin bu alanda faaliyet gösteren şirketlerini, katma değeri yüksek üretim içeren savunma ve nükleer sanayiinde ‘işbirliği /güç birliği’ yapmalarına imkan sağlayacak projeler planlamaktayız. Bu alanda gerçekleştirilecek kümelenme çabalarının bölgede yüksek teknolojili sanayi ürünleri ihracatına önemli katkı sağlayacağına inanıyoruz. Özellikle Ceyhan’daki petrokimya yatırımlarıyla Adana sanayisinin farklı bir faza geçeceğine, katma değeri yüksek üretimle daha geniş yelpazeli sektörel yapıya sahip sanayiye kavuşacağına inanıyoruz.

-Enerji alanında ne gibi çalışmalarınız var?

Adana, enerji sektörünün Türkiye’deki en etkin şehirlerinden biri olmaya hazırlanıyor. Bakü-Tiflis-Ceyhan Petrol Boru Hattı’ndan ham petrolün Akdeniz kıyılarımıza ulaşmasının ardından 14 yıl geride kaldı. Hazar ve Irak’tan gelen petrol Ceyhan’dan dünya pazarlarına ham olarak ulaştırılıyor. Oysa ham petrolün rafine edilerek ve petrokimya tesislerinde işlenerek Türkiye’de katma değeri yüksek ürünlere dönüştürülebilir. Türkiye’nin ithalatında önemli yer tutan petrol türevi ürünler ve kimyasalların üretileceği ‘Ceyhan Enerji İhtisas Endüstri Bölgesi’nin bir an önce oluşturularak yatırımcılara tahsisi sağlanmasını bekliyoruz. Bu proje ithalatı azaltacak ürünlerin üretimini sağlayabileceği gibi bölgeden ihracatla Türkiye’ye milyarlarca dolar kazandırabilecek. MÜSİAD Adana Şubesi olarak ilgili kamu kuruluşları ve meslek odalarımızla bu projenin hayata geçirilme çabalarının yanında olacağız. Geçtiğimiz aylarda MÜSİAD Enerji Sektör Kurulumuzun düzenlediği ‘Enerji Zirvesi’nin Adana’da gerçekleştirilmesine ev sahipliği yaptık. Adana olarak enerji sektöründe hem kamunun hem özel sektörün yapacağı çok iş var. Biz de MÜSİAD Adana Şubesi olarak bu alanda etkinliğimizi sürdüreceğiz. 

-Yumurtalık Serbest Bölgesi’ne yapılması planlanan 1 milyar dolarlık petrokimya tesisi hakkında neler söylersiniz? Bunun Adana sanayisine ne gibi katkıları olacak?

Bu tesis yılda 450 bin ton poliproplen üretecek. Cari açığımızın yükselmesine neden olan önemli ürünlerden biri bu. Bu üründe dışa bağımlılığı yüzde 25 azaltmış olacağız. Bu Türkiye ekonomisi için çok önemli. Bölgemiz için ise yatırımın farklı bir anlamı olacak. Bölgenin ilk petrokimya yatırımı olacak ki bu da diğer yatırımları, alt sektör ve ürünleri beraberinde getirecek. Dolayısıyla Adana ekonomisini büyütecek. Bütün bu gelişmeler beklediğimiz ‘Ceyhan Enerji İhtisas Endüstri Bölgesi’nin faaliyete geçişini de hızlandıracağını düşünüyoruz.

-Türkiye’nin şu an içinde bulunduğu siyasi ve ekonomik durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?

IMF’den 1 milyar dolar borç alabilmek için direktif alan bir ekonomiden bugünlere geldik. Türkiye, hem ekonomide hem uluslararası siyasette emin adımlarla hedefine ilerliyor. Bu hedef ilk 10 büyük ekonomi arasına girmek. Türkiye’de bütün kurum, kuruluşlar bu hedef doğrultusunda çalışıyor. Biz özel sektör temsilcileri de bu büyük hedef doğrultusunda varılacak noktaya yürüyoruz. Böyle büyük iddialarla yola çıkan ülkelerin önüne engeller çıkartılması normal. MÜSİAD ailesinin her ferdi bu hedefin gerçekleştirilmesi çerçevesinde gerek şirketiyle gerek görev aldığı sivil toplum kuruluşuyla gerekse bireysel olarak yılmadan inançla yola devam ediyor. Bizde karamsarlığa yer yok. Yılmadan çalışacağız. Ve gelecek kuşağa her alanda daha güçlü, mazlumun yanında olan bir ülke bırakmak istiyoruz.

 

YORUMLAR

İsminiz

 

E-Posta Adresiniz

Yorumunuz

İlgili Terimler :
FY Ajans